Ferit Avcı
Artvin’e bağlı küçük bir maden kasabasında, ailenin ikinci çocuğu
olarak yaşama gülümsedi.
Çocukluğu ağaçların üstünde geçti. Yere indiğinde önce toprağı,
duvarları; sonra da defter ve kitap kenarlarını karaladı.
Bir müzik aleti çalmak istedi; en çok da klarneti. Doğada yaşayan tüm canlıları çok sevdi; en çok da
kediyi.
Gülmeyi ve güldürmeyi denedi. En çok kendine güldü.
Çocuk, karikatür ve mizah kitaplarını diğer kitaplardan daha çok okudu.
Büyüdükçe çocuk olmaktan, düş kurmaktan kurtulamadı.
Yıllarca çocuk dergilerinde çizdi, yazdı. En iyi okurları çocuklar oldu.
Sayısını hatırlayamadığı kadar kitap resimledi. Yurt dışı sergi ve yarışmalara katıldı. Bu sayede
görmediği birçok ülkeyi gezdi.
Akdeniz bölgesinde küçük bir köye yerleşti. Burada kuşlar, böcekler, sürüngenler ve diğer canlılarla
dostça yaşıyor; çizmeye, okumaya, ağaçlara çıkmaya devam ediyor.